2014 yılında Rusya Ukrayna'ya saldırarak
Kırım ve Ukrayna'nın doğu bölgesini işgal etmişti.
Türkiye'nin dışında hiç bir ülke bu
işgale ses çıkarmamıştı.
Rusya, Kırım'ı doğusundan Rusya'ya
bağlamak için Azak Denizi üzerinden geçen büyük bir köprü de inşa etti.
Bu köprüyü yaparken de kimse, " Sen
ne yapıyorsun? " diye sesini çıkarmadı.
Rusya'nın bu girişimi, "Ben Kırım'dan
çıkmayacağım. Burası benim toprağımdır " anlamına geliyordu.
Bunlar olurken, Ukrayna'da
Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Batı'nın desteğini alan genç bir komedyen olan
Zelensky adında biri Cumhurbaşkanı seçildi.
Bu genç adam "Ukrayna'yı NATO ile
AB'ye üye yapacağım " ve Kırım ile Donbaks bölgesini geri alacağım vaadi
ile seçimleri kazanmıştı.
Bu söylemlere ne ABD ne de AB
"Arkadaş sen neler vaat ediyorsun? Biz de kararlar oy birliği ile alınır,
saçmalama " demedi.
Bu genç adam Cumhurbaşkanı olunca Rusya'ya
adeta meydan okumaya başladı.
Bu arada teknoloji devi olan Almanya,
Rusya'dan temin ettiği doğalgaz ve petrolü daha emin yollardan temin etmek için
büyük masraflar ile kuzey ülkelerini bay-pas eden ve deniz altından geçen
" Kuzey akım boru hattını" inşa ediyordu.
Almanya enerji sorununu kuzey boru hattı
ile çözmek için büyük ve riskli adımlar atıyordu.
Almanya ile Rusya'nın birleşme ihtimali,
ABD ve İngiltere'yi panikletti.
ABD ve İngiltere, Almanya ve AB'nin
fişini çekmek için Zelensky'i kullanarak, Rusya'ya karşı provakasyon yapmasını
adeta teşvik ettiler.
En sonunda da Rusya, Ukrayna'ya
saldırdı.
Dün Rusya'nın Karadeniz'deki
donanmasının armadası olan Moskova adlı kruvazörünü Ukrayna, ABD'den temin
ettiği füzeler ile batırdı.
"ABD, neden Rusya-Ukrayna savaşında
benzin döküyor?", sorusu insanın aklına takılıyor.
ABD, 1971 yılından beri merkez bankası
olan FED vasıtası ile devamlı karşılıksız dolar basıyor.
Yani, basılan dolarların altın karşılığı
yok.
Dolar, Dünyadaki petrol ticaretinde tek
para birimi olarak kullanıldığı için, devletler doları rezerv para olarak
saklıyorlar.
5 sente mal olan 100 dolar olayı öyle
bir noktaya geldi ki, yol tükendi.
Doların arkasında bu güne kadar ABD'nin
Akdeniz'de görev yapan 6. filosu var idi.
Ama, yol tükenmişti.
Bu çıkmaz yoldan bir tek çıkış çaresi
vardı, o da III. Dünya savaşı.
Rusya-Ukrayna savaşı, III. Dünya
savaşına doğru gidiyor.
Bundan bir yıl önce Rusya Başkanı Putin
"Rusya'nın olmadığı bir Dünya bizi ilgilendirmez" diyerek sıkıştığı anda
elindeki nükleer silahları kullanmaktan çekinmeyeceğini, söylemişti.
Böyle bir afete, sona hızla gidiyoruz.
Tek temennim, Türkiye'nin II. Dünya
savaşında gösterdiği başarıyı III. Dünya savaşında da göstermesidir.
Bu savaşa bulaşmamak gerekiyor.
Dünyada tüm bunlar yaşanırken ve Türkiye
tüm bu olayların merkezinde iken, CHP kanadından bu konuda bir tek cümlenin
söylenmemesi, beni rahatsız ediyor.
Gün, iç siyaset yapma günü değildir.
Tabi ki Türkiye'nin sorunları vardır,
ama bu sorunlarımızı abartarak, milletin moralini bozmanın hiç gereği yoktur.
Dünya "Var olma veya olmama "
noktasına doğru adeta koşuyor.
Çocuk ve torunlarımıza berbat bir dünya
bırakmayalım.
Geçmişte Bugün
Canım babam Öğretmen Kemal Akgüç'ü, 16
Nisan 1991 Ramazan Bayramı günü kaybetmiştik.
Aradan 30 koca yıl geçmiş.
Onu her geçen gün daha çok özlüyorum.
Babam, hem öğretmenim, hem idolüm idi.
Ruhu şad olsun...