İnşaat
Mühendisleri Odası Muğla Şube Başkanı Azmi Cihangir Aygın 1-7 Mart Deprem
Farkındalık Haftası nedeniyle bir basın açıklaması yaptı. Aygın açıklamasında Muğla'nın
deprem master planının en kısa sürede hazırlanması gerektiği çağrısında
bulundu.
Muhittin
Direk
İnşaat
Mühendisleri Odası Muğla Şube Başkanlığında gerçekleşen açıklamada Aygın, "Deprem
diğer adıyla yer sarsıntısı yer kabuğunda beklenmedik bir anda ortaya çıkan
enerji sonucu meydana gelen sismik dalgalanmalar ile yeryüzünü sarsması
olayıdır. Depremler önceden tahmin edilemeyen ve önlenemeyen doğa olaylarıdır.
Önemli olan bu doğa olayının afete dönüşmesinin engellenmesidir" dedi.
Ülkemizin
aktif deprem kuşağı olarak bilinen önemli fay hatları üzerinde yer aldığına
dikkati çeken Aygın, "Muğla içinde Batı Anadolu fay hattı, Ula-Ören fay hattı,
Rodos-Fethiye, Fethiye- Burdur fay hattı başta olmak üzere tüm fay hatları
yerbilimciler tarafından tespit edilmiş, bilimsel toplantılarda bu veriler
defalarca paylaşılmıştır. Bunun dışında Muğla İl merkezi ve ilçelerin kurulduğu
zeminlerin yapısı, yer altı su seviyesinin yüksek olması nedeni ile
sıvılaşmanın olabileceği alüvyon zeminleri de bilmekteyiz. Tüm bu veriler
ışığında deprem tehlike haritaları ortaya çıkmıştır. Ancak tehlike haritası risk
haritası anlamına gelmemektedir. Risk haritası olması için bu tehlike haritası
üzerinde yapıların, nüfusun deprem anında etkilenme durumunu bilmek, ekonomik
kayıpları saptamak ve depremin çevreye vereceği zararları hesaplayıp bu zarar
ve kayıp sonuçlarını gösteren haritaları oluşturmak gerekmektedir" diye
konuştu.
Deprem Master
planı için çağrıda bulundu
İnşaat
Mühendisleri Odası Muğla Şube Başkanı Azmi Cihangir Aygın açıklamasına şöyle
devam etti:
"Muğla'nın
kurulu olduğu zeminin jeolojik özelliklerini ve aktif fayların konumlarını
değiştirilmesi mümkün olmamakla beraber deprem hasarlarına karşı alınacak
önlemler ile maddi hasar, can ve
sosyo-ekonomik kayıpların makul seviyelere indirilmesi mümkündür. En son
yaşadığımız İzmir depremi gösterdi ki İzmir'e 70 kilometre uzakta bir deprem,
İzmir'de birçok bina yıkılmasına sebebiyet verdi. Bu da yapı zemin-etkileşimini
önceleyerek mevcut yapı stoğunun analizinin ivedilikle yapılması gerektiğini
bir kez daha hatırlattı. Bu sebeple Muğla'nın deprem master planının en kısa
sürede topluma açık, şeffaf, iyileştirme ve geliştirmeye uygun, daha sonraki
ihtiyaçlara esnek bir şekilde cevap verecek yapıda hazırlanması gerekmektedir.
Bu hususta kent yerel yöneticilerine, kentsel planlama, arazi kullanımı ve
yapıların denetimi konusunda önemli görevler düşmektedir. Muğla Deprem Master
Planı, merkezi yönetim, belediye, sivil toplum kuruluşları TMMOB bileşenleri
olan tüm meslek örgütleri ve vatandaşlar arasında bir 'toplumsal sözleşme'
kimliği taşımalıdır.
TMMOB
İnşaat Mühendisleri Odası Muğla Şubesi olarak toplumu uyarmak ve yerel
yönetimleri harekete geçirmek üzere teknik destek vermek mesleki sorumluluğumuz
arasındadır. Deprem master planı çoklu meslek disiplinlerinin bir arada
çalışması ile hazırlanmalıdır. Master planının ilk adımı olarak belediyelerin
kendi alanlarında deprem tehlikesini ortaya koyan jeolojik, jeofizik ve
geoteknik çalışmalar ile mikrobölge tehlike haritalarını hazırlatması
gereklidir. Bu, binalarda yapılacak deprem dayanımı incelemesi çalışmalarının
temel altyapısını oluşturacak ilk adımdır. Muğla'da olası bir deprem
tehlikesine karşı mevcut yapıların deprem güvenliklerinin incelenmesi ve
yeterli güvenliğe sahip olmayan yapılar için teknik, hukuki, sosyal ve mali
açılardan uygunluk gösterdiği taktirde gerekli güçlendirme önlemlerinin
önerilmesi ve alınması bununla birlikte diğer teknik, sosyal, idari, hukuki ve
mali önlemlerin belirlenmesi öncelikli konulardır.Kontrol dışı ve hızlı
şehirleşme, hatalı şehir ve bölge planlaması ile yanlış inşaat teknik ve
uygulamaları, yetersiz alt-yapı ve çevresel bozulma, imar barışı gibi alınana
hatalı kararlar deprem riskinin yüksek seviyelere ulaşmasına yol açmış
bulunmaktadır."
Açıklamasında
İnşaat Mühendisleri Odası Muğla Şubesi olarak önerilerini de paylaşan Aygın, "Muğla
genelinde deprem etkisi baz alındığında mevcut yapı stoğunun değerlendirilmesi
uygun parametreler bu konuda eğitimli inşaat mühendisleri ile güvenilir ve
hızlı sonuçlar verecek şekilde yapılmalıdır. Bunun için İnşaat Fakültelerindeki
akademisyenlerce hazırlanan 1999 Marmara depremi sonrası pilot bölgelerde
uygulanan hızlı durum tespit yöntemleri bulunmaktadır. Hızlı gözlem yöntemi ile
konusunda uzmanlaşan inşaat mühendisleri yapının taşıyıcı sistemi baz alınarak
kısa sürede ve sınırlı sayıdaki parametre ile veri girişi gerçekleştirir. Bu
mevcut yapı stoğu için ön sıralama yapmayı kolaylaştırmaktadır. İkinci aşamada
ise; ön değerlendirmede ilk sıralarda
olan yapıların ya da bu tür yapıların çoğunlukta olduğu bölgelerin tespiti ile
başlamaktadır. Birinci kademeye oranla daha ayrıntılı yapılan bu çalışmanın
amacı nihai kararı vermeye olanak sağlayacak performans analizi
değerlendirmelerini güvenilir bir şekilde yapmak ve 3. kademe çalışmaya az
sayıda şüpheli yapı bırakmaktır.3. kademe çalışma 1. ve 2. çalışmalardan
farklıdır. Burada çok katlı yapılar, sıvılaşmanın olabileceği zeminlerdeki
yapılar (Gölcük 'de yaşandığı gibi oturma ya da farklı oturmaların görüldüğü),
okul, hastane, itfaiye gibi 1. derece önem arz eden yapılar ve 2. kademe
değerlendirme ile gelen yapılar konusunda uzman inşaat mühendislerince Türkiye
Bina Deprem Yönetmeliği'ne göre analizini yapılmalıdır. Bu analiz sonuçlarında
mevcut yapı stoğuna ait durum tespiti yapılmış olur. Böylece yapılara ait risk
seviyeleri belirlenerek yapısal önceliklerin belirlenmesi (yıkım, güçlendirme)
sağlanmış olur. İnşaat Mühendisleri Odası Muğla Şubesi olarak önerimiz ilk
aşama olarak; olası depremde önem arz edecek olan yollar, tüneller, okullar,
hastaneler, valilik ve kaymakamlık binaları gibi deprem sonrasında
kullanılabilecek yapılardan başlayarak olabildiğince çok mevcut yapı stoğu için
hızlı performans değerlendirmeleri yapılmasıdır. Sonrasında öncelik
belirlenerek ilk aşamada ileri düzey hasarlı çıkan yapıların deprem
mühendisliği konusunda yetkin mühendisler tarafından yönetmelikte verilen
performans hedeflerine göre detaylı deprem risk
analizini yapılmasını ve nihai kararın verilmesidir. İnşaat Mühendisleri
Odası Muğla Şubesi olarak meslek disiplinimiz çerçevesinde Muğla Büyükşehir
Belediyesi başta olmak üzere tüm ilçe belediyelerinin afet yönetimi ve deprem
master planı çalışmalarında bulunmanın mesleki ve insani sorumluluğumuz
olduğunu bildirdiğimizi kamuoyu ile paylaşırız" dedi.