Hiçgeçmeyecek sandığımız yıllar hızla geçti ve ömrümüzün son baharınageldiğimizden midir nedir, son yıllarda sonbahar daha etkiler oldu bizleri.Sadece bizlerde değil, eski kuşaklarda da aynı duygu varmış ki Yahya Kemal , günlerin kısalmasıyla,Kanlıca'nın ihtiyarlarının sonbaharları hatırlamasını söylemiş şiirlerinde. Bâkî de 16. Yüzyılda bahardan nâm unişanenin kalmadığı hazan mevsimini dallardan düşen ve ağacın altında bir oyana bir bu yana savrulan sarı yapraklarla anlatmış son baharı.
Baharıyaşadığımız günlerde sadece o anların tadını çıkarıyor ve hiç bitmeyecek misanıyorduk ne?... O yüzden yaşadık ve geçti baharlar. Son baharlar da oyaşlarda hızlı geçerdi belki. Belki şimdi de hızlı geçiyor sonbaharlar amakendisini hissettire hissettire geçiyor artık. Yılın bitişi ile ömrün bitişiüst üste geliyor da ondan mıdır nedir, artık son bahar daha etkili, dahahüzünlü ama "son demler"in tadıyla daha tatlı geliyor.
Attilaİlhan da diyordu ya:
Gün döndügeceler uzar hazırlık son bahara
O mahur besteçalar Müjganla ben ağlaşırız
Herson bahar sonun yaklaşması gibidir.
Songüzellikler.
Sonsevinçler.
Sonmutluluklar.
Sonhazlar.
Güzçimeni güzelliği ve güz meyveleri. Alıçlar, ahlatlar, ayvalar, domuz erikleri,çıntarlar, mantarlar. Hepsiyle beraber beynime üşüşen çocukluğum. Beynimeüşüşen ve yazdan kalma günlerin devamı olan bahçede yıkanan çocukların üşümesi.Yaramazlıkları. Sırta yenen ev yapımı sabun şaplakları. Üşümemek için dökülensıcak suyun verdiği haz.
Sonüzüm tanelerini ve son tohumları yiyerek gökyüzünde siyah bir desen çizerek biro yana bir bu yana uçuşan serçeler.
Dutağacının sararması.
Kavaklarınsallanarak yaprak dökmeleri.
Şenliğindağılmasına ve bahçede bir acı yel kalmasına yakın demlerde iliklerimize kadarson baharı yaşamak.
İnsanıiçine kapatan kış günlerini anlatmak gelmez içimizden.
Coşacoşa bahar günlerini anlatırız. Dünya edebiyatını bilmem ama bizin Klasikedebiyatımız bir bahar edebiyatı olduğu halde, gene de hüzünlü hazan daha datesir eder bizlere.
Yaşkemale erince demek böyle oluyor Süheylâ!...
Demekmevsimler de insan ömrü gibi; daha doğrusu insan ömrü de mevsimler gibi. Kışıvar, baharı var, yazı var güzü var.
Baharve yaz sevincinin arkasından gelen hazan hüznüdür hazin olan. Türkçemiz negüzel bir isim bulmuştur buna: "güz" ve "son bahar"!...
"Güz"."hüzün, üzüntü" çağrıştıran sesler.
"Sonbahar". Bahar bereketinin sonu. Tabiatın eşlik ettiği bir son. Bütün tabiatınkatıldığı bir senfoni!... Renk renk!... Kırmızı, sarı, kahverengi, pembecümbüşü bir senfoni!...
Artıkson baharlarımız böyle.
Nebaharımız kaldı ne yazımız!...
Ne Yahya Kemal 'imiz kaldı sonbaharlarıanlatacak, İstanbul'da son bahar toplayan Attilaİlhan 'ımız. Belki hoyrat olmayan esrik bir son bahar akşamüstünü anlatır Hüsrev Hatemî üstadımız!...
Sonbahar melâlinde gönül neler neler ister Süheylâ, bir bilsen ama artık son baharbizim için hazandır, hazindir, hüzündür!...
Yorum yazarak Hamle Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Hamle Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Hamle Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Hamle Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.
Şimdi oturum açın, her yorumda isim ve e.posta yazma zahmetinden kurtulun. Oturum açmak için bir hesabınız yoksa, oluşturmak için buraya tıklayın.
Yorum yazarak Hamle Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Hamle Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Hamle Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Hamle Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.