Geçen Haftaki Yazının devamı.
Gerginliği Artıran Olaylar...
Halk arasında söylenen, güzel birdeyiş vardır:
"Eltiler düğünde beraber göbekatarken, bohçaları hamamda birbiriyle kavga ederler."
İsmet paşa ile Celal Bayar'ınkarşılıklı tartıştıklarını hiç kimse görmedi. Aksine, Celal Bey İsmet Paşa'yasaygıda hiç kusur etmedi. İsmet Paşa'nın ağzında ise, hem karşı karşıya ve hemde gıyabında Celal Bayar için hep sevgi sözcükleri döküldü. Ama aralarındaki kıyasıya süren gizli benlik kavgası,beceri ibresinin devamlı Celâl Bayar'dan yana sarkmasıyla iyice kızıştı.
1931 yılının güzmevsimindeki Bakanlar Kurulu toplantılarından birine Atatürk başkanlıkediyordu.
Bu toplantı, kalkınmaiçerikliydi. Karayollarının yapımı, ticaret ve sanayiinin geliştirilip,canlandırılması için neler yapılması gerektiği tartışılacaktı. Bütün bakanlarsırasıyla projelerini, hazırlıklarını anlattılar.
Atatürk bir elindekalem, önündeki kâğıda önerilen projelerin rakamsal tutarlarını yazıyordu.Konuşmalar bitince, yazdığı rakamları toplayıp, Maliye Bakanına döndü:
Arkadaşlarınızmemlekete gerekli işlerin yapılabilmesi için sizden beş yüz milyon liraistiyorlar, ne dersiniz?
Maliye Bakanıçaresizlik içinde başını öne eğmişti; hiç ses çıkaramadı.
Atatürk yenidensordu:
Arkadaşlarınız sizdenbeş yüz milyon istiyorlar, cevabınız nedir?
Bakan sesi zorişitilecek biçimde yavaş yavaş konuşmaya başladı. Bütçe rakamlarını sıraladı,geliri gideri döktü ve:
"Değil beş yüzmilyon, beş milyon bile verme gücüm yok" dedi.
Bu defa Atatürk,öteki bakanlara döndü:
Maliye Bakanıarkadaşınızın söylediğini duydunuz. Param yok, diyor. Sizin fikriniz nedir?
Toplantı salonunaderin bir sessizlik çökmüştü. Kimsenin "Çıtı" çıkmadı.
Atatürk, sinirlendiğizamanlarda yaptığı gibi, parmaklarıyla masaya vurmaya başladı. Bir sürebekledi. Sonra yeniden sordu:
Fikriniz Beyler! Parayok diye oturacak mıyız?
Yine yanıt alamaz,Atatürk iyice sinirlenmiştir. Öfkeyle ayağa kalkar:
Peki, Beyefendiler,beş yüz milyonumuz yok. Çaremiz yok. Öyleyse iş yapmayacağız, oturacağız!
Bu çaresizliktablosunun ardından üzüntüyle toplantıyı terk eder.
O gece AtatürkÇankaya'daki sofrasında arkadaşlarıyla bu toplantının irdelenmesini yapar veşunları söyler:
- Şurada birkaç yılönce iki yüz elli bin lira ile işe başlamış bir İş Bankası var, bugünmemlekette hangi ekonomik meselelere el attığını görüyorsunuz. Sonra yurdunbütün varlığını elinde bulunduran bir hükümet var, memlekete tek çivi çakamıyor.Bu DEJA beceriksizliktir!
Bu olumsuz ve ümitsizhava, 9.9.1032 tarihinde, İsmet Paşa'nın tüm süre gerisi engellemelerine rağmen,Celâl Bayar'ın İktisat Bakanlığına atanmasıyla giderilmeye çalışıldı.
Batıya dönükbakışıyla, liberal görüşün temsilcisi yeni İktisat Bakanının ülke ekonomisinenefes aldıracağı kesindi. Ama kesin olan bir başka gerçek daha vardı:
Uzaktan uzağasürmekte olan Celâl Bayar İsmet İnönü çekişmesi, doğrudan Bakanlar Kuruluortamına taşınmış oluyordu.
Bu adı konmamışkavgada, rakibine hırslanan, öfkelenen hep İsmet Paşa oluyordu.
Özellikle, Atatürk'ünekonomik işlerde devamlı Bayar'ı tercih ettiğini gördüğü zamanlar...
Celâl Bey, İktisatBakanlığı görevine başlayınca, Gazi ye kendini bu makama tercihinden dolayıteşekkür telgrafı göndermişti. Atatürk bu gönderiye, aynı gün şu cevabı verdi:
DEVAMI GELECEK.
Yorum yazarak Hamle Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Hamle Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Hamle Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Hamle Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.
Şimdi oturum açın, her yorumda isim ve e.posta yazma zahmetinden kurtulun. Oturum açmak için bir hesabınız yoksa, oluşturmak için buraya tıklayın.
Yorum yazarak Hamle Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Hamle Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Hamle Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Hamle Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.